Gülümseyen Anılar
Hıfzı Topuz
Gülümseyen Anılar, Hıfzı Topuz’un 1950’li yıllarda Babıâli anılarından, 1960’lı ve 1970’li yıllarda Paris’teki dostlarıyla konuşmalarından, TRT’deki bazı söyleşilerinden ve sıcak dostluklardan arta kalan ilgi çekici anılardan oluşuyor. Anılarıyla kitaba renk katan ünlülerin pek çoğu artık aramızda değil. Hıfzı Topuz’un altmış yıllık anıları yalnızca belleklerde, sararmış yapraklarda, fotoğraflarda ve ses bantlarında kalmıyor; bunlar bir yandan bizi hüzünle gülümsetirken, bir yandan da içimizde özlemle sarmalanmış burukluk yaratıyor... (312 Sayfa)
ISBN: 978-975-14-1405-2
Yazar: Hıfzı Topuz
Yayın evi: Remzi Kitabevi
9,90 €
Weitere Informationen
Hıfzı Topuz’un son kitabı “Gülümseyen Anılar”da yaşamının önemli duraklarında yolunun kesiştiği kişilerle anıları yer alıyor. “Gülümseyen Anılar” sizi 60 yıl öncesine götürüyor. Anıları okurken içinizde geçmiş yılların özlemini duyuyorsunuz. Melih Cevdet’ler, Bedri Rahmi’ler, Ferruh Doğan’lar, Ali Ulvi’ler, Abdi İpekçi’ler, Abidin Dino’lar ve onlar gibi pek çok güzel insan gözünüzde canlanıyor. Onların sohbetlerine kendinizi kaptırıyorsunuz.
Hıfzı Topuz’la konuşurken kafamdaki sorular birbirini kovalıyor. Konuşmaya şöyle başlıyorum:
Ayşe Sağdıç: Siz bundan önce de anı kitapları yazdınız: “Parisli Yıllar”, “Elveda Afrika-Hoşçakal Paris”, “Eski Dostlar”, “Paris 68: Bir Devrim Denemesi”, “Nişantaşı Anıları”, “Bana Atatürk’ü Anlattılar” Bu son kitabınızda yine anılar var…
Hıfzı Topuz: Evet öyle oldu. Önceleri anılara bu kadar önem vereceğimi bilmiyordum. Benim yaşadıklarım kimi ilgilendirir, diyordum. Ama öyle değilmiş. Yakınlarım bana şunu da anlat, bunu da anlat dedikçe yazdım. Ortaya çeşitli dönemleri ve konuları kapsayan anılar çıktı. 87 yıllık anıları bir kitaba sığdırmak kolay değil. Sıkar, okunmaz gibi geliyor.
Ayşe Sağdıç: Son kitabınız “Gülümseyen Anılar”, “Eski Dostlar”ın bir devamı sayılabilir mi?
Hıfzı Topuz: Hayır, “Gülümseyen Anılar”da “Eski Dostlar”dan bazı bölümler var. Ama ağırlık yeni bölümlerde. O bölümler kitaba yeni bir içerik ve zenginlik kazandırdı.
Şunu da belirteyim, “Eski Dostlar”da Sabahattin Ali vardı, Atatürk’ün yakınlarıyla yapılan konuşmalar vardı. “Başın Öne Eğilmesin”i ve “Bana Atatürk’ü Anlattılar”ı yazdıktan sonra o bölümleri “Gülümseyen Anılar”a almadım.
Ayşe Sağdıç: Size göre dostluk nedir?
Hıfzı Topuz: Dost bir insanın düşüncelerini, duygularını içtenlikle paylaşan, ona güven veren ve gerektiği zaman kendisine her türlü yardımı esirgemeyen kişidir.
Dostlukta süreklilik aranır. Geçici dostluklar da vardır. Bunlara koşulların yarattığı dostluklar denir. Örneğin okul sıralarındaki, askerlikteki, cezaevlerindeki, iş yerlerindeki, yolculuklardaki dostluklar.
İki kişiyi birbirine yaklaştıran koşullar ortadan kalkınca, örneğin okul bitince, askerlik ya da tutukluluk dönemi sona erince bu dostluklar bitebilir. Kendini dost sayanlar bir daha birbirini aramaz olur. Ama bazen bunun aksi de olabilir. Koşullar ortadan kalktıktan sonra da insanlar birbirlerinden kopmazlar. Birbirlerini ararlar. Başka koşullarda buluşur, düşüncelerini, duygularını paylaşmayı sürdürürler.
Yazar:
Bu ürünü alanlar başka neler almışlar?
Değerlendirme
Yorum bulunmamaktadır: Yorum yazınız!